Genel olarak hastalarda anksiyete yani sinir bozuklukları %30 oranında görülmektedir. Fakat cerrahi operasyona girecek hastalarda bu durum daha yaygın olarak görülebilmektedir. Söz konusu durum iki açıdan değerlendirilebilmektedir. Şöyle ki;
– Hastalığın neticesinde uygulanacak olan cerrahi operasyon ve sonuçları yüzünden,
– Cerrahi operasyon uygulanmadan önce ve sonra kullanılan ilaçlar yüzünden ya da süreç ile alakalı psikolojik bozuklukların ortaya çıkması.
Her iki taraftan da incelendiğinde genel olarak cerrahi operasyon öncesi ve sonrası hastalarda bir sendrom görülmektedir. Plastik ve estetik cerrahi işlemler için başvuran hastaların ameliyat öncesi yaşadıkları stresin öncelikli nedeni operasyon korkusudur. Anestezi etkisini daha önce yaşamamış hastalarda daha fazla yaşanan bu gerginlik durumu ikinci olarak ise cerrahi operasyon sonrası yaşayacakları süreç ve görünümlerine odaklanmalarıdır.
Anestezi süresinden korku ayrı şekilde incelenmesi gereken bir kaygı durumudur. Mevcut bir sinirsel rahatsızlığı bulunan hastalarda bilinç kaybı ve kontrolü kaybetme düşüncesi kaygı durumunun artmasına ve mevcut rahatsızlıkların histerik şekillerde ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
Özellikle plastik ve estetik cerrahi operasyonlar için başvuran hastalarda ameliyat sonrasında istedikleri görünüme kavuşamama korkusu fobik bir hal alabilmektedir. Ameliyat öncesi sinir bozukluğu, operasyonun çeşidi, operasyon süreci ve sonrası hakkında hastanın bilinçaltında bulunan ön yargılarından dolayı tetiklenebilir bir durumdur.
Bu sebepledir ki hastaların estetik cerrahi operasyon kararı almadan önce bilinçli ve sakin bir şekilde kararlarını almaları büyük önem taşır. Oluşabilecek komplikasyonları ve süreçleri sadece operasyonu gerçekleştirecek estetik cerrahtan değil bazen de bir psikiyatri uzmanından da öğrenmeleri operasyonun psikolojik açıdan da başarıya ulaşmasında etkili olacaktır.